12 Haziran 2011 secimlerini kazanan iki taraf oldu:
1) Muhafazakar Turkiyeà AKP 3. kez ust uste yuzdesini arttirarak sampiyon oldu. %49,91 demek oy kullanan her iki kisiden biri AKP’ye oy verdi demek. 43 milyon oydan 21 milyon oy aldilar. Iktidardan kimse bikmamis, parti yorgun dusmemis ve AKP zaferle cikmistir.
Meclisteki 550 koltuktan 326 si AKP’li milletvekili. AKP anayasayi degistirmek istiyordu, 330 m.vekil ile referanduma gidebilirler 367 vekil ile referandumsuz degisiklik yapabilirlerdi. 326 oy ile refeandum icin CHp, MHP, bagimsizlarla konusmasi anlsmaya varmasi gerekecek.
Ya da 4 kisiden ne cikar. Iki dakikada transfer ediverir onlari.
2) Kürt taban à 10% sacma barajina ragmen 36 milletvekilini soktular meclise. Turkiye kelimesini duyunca tuyleri diken diken olan temsilciler Milletvekili maasi alacaklar ve o statuyu kullanacaklar. Kurt sorununu cozmek icin odenmesi gereken bedellerden biri de bu olmak zorunda artik geri donusu yok. Duzgun ve terbiyeli davranmalarini, o unvani hak edecek sekilde davranmalarini ve kaos degil hakikaten yapici onerilerle daha duzgun isler cikarmalarini bekliyoruz.
Bu basarilari %10 barajina gerek olmadigini gosterdi. %6 ile 36 milletvekilini bagimsiz olarak soktu iceri BDP.
CHP kendini avutmaya devam etsin, dökuldu.. %26 ne demek?! Izmir’de diger bati illerinde batirdi.. Ya bu parti yenilenecek kendini ispatlayacak ya da biz AKP den asla kurtulamayiz.
MHP kaset rezaletini, Bahceli’nin sIkIci uslubunu uzerinden ne zaman atar bilinmez. O daha da umutsuz vaka..
Bu kaybeden partilerin yaninda secim sistemimiz de kaybeden. Televizyonda tartisma programina cikmayan Basbakan’a bir tane zor soru soramadi medyamiz. Yalakalik medyanin en buyuk hastaligi. Amerika’da debate’siz secim olmasi ihtimal bile olamaz. Bizim gercegimiz.
Erdogan Balkon konusmasinda avaz avaz bagirdi. Onun konusmasini anlayamadim. Cunku ses tonu savasa giden katirlari kipirdatmak icin yaratilmis adeta.. Bagirmasindan tam anlayamasam da herkesi kucaklamaktan, kibiri sevmediginden bahsetti. Yemezler. Turkiye’deki hapisteki gazeteci sayisi Cin’den bile daha fazla. Blog yazarlarina, gazetecilere, karikaturistlere, kendini elestiren herkese ”bana hakaret ettin” deyip dava aciyo. Ifade ozgurlugu menzilinde gitmiyoruz ve bu balkondan bagirip cagirmakla olmuyor iste.
Ben ekonomimiz soz konusu oldugunda on yillarda izlenen politikalar ve kararli yaklasim sayesinde iyi yonde ilerleyecegimize inaniyorum. Turkiye binalar, yollar, cafeler, alisveris merkezleri ne bakinca her gittigimde daha ”modern” daha cekici daha goze guzel gorunuyor. Yuzeysel ve materyalist bir iyilesme. O da gerekli ama ici ifade ozgurlugu, unvana bakdan sadece birilerine insan oldugu icin saygi duyma, duyarlilik, egitim, görgü gibi degerlerle doldurulmazsa tehlikeli. Turkiye’deki durum bu. Modernlik sadece dis gorunuste araniyor. Yeni bina yaparak modern olamayiz. Katar’da Dubai’de en yeni en buyuk binalar var. Ama kadinlar carsafla geziyo. Suudi Arabistan’da kadinlarin araba kullanmasi yasak. Kisilik haklari, kadin erkek cocuk gozetmeden insanlar tarafindan biliniyor ve kullaniliyor olmali.
Daha muhafazakar bir ulke oldugumuzu sadce Izmir’e gidip gelerek bile gorebiliyorum. Burada olsa o hava askili atletle terlikle dolasir insanlar.. Izmir’de hep sanki daha uzun etekler, dahal bol pantolanlar, daha kapali t-shirtleer goruyorum. Izmir’de yine de giyiliyor bunlar. Konya’da AKP %70 oy almis. Orada ne giyecegiz bu yil? Peki 10 yil sonra?? Kadinlar sokakta markete giderken kendini sculu mu hissedecekler? Izin mi isteyecekler disari cikmak icin? En basit haklar cin kadinlar erkeklerinden izin mi isteyecekler? Altlarinda en guzel arabalarla en ihtisamli restoranlarda yemek yerken?
AKP’nin yaydigi dindarlik ve muhafazakarlik dalgasi, kazananlar klubunun bonusu gibi durdugu icin daha cok taraftarlari olacak.. Ve iste Turkiye’yi bundan ancak aklini basina toplayacak ve deli gibi calisacak bir CHP olabilir.